Moda dünyasında bazı unvanlar, sektörün sınırlarını aşarak güç, yaratıcılık ve kültürel gelişim sembolleri haline gelir. Bu unvanlardan biri, ünlü Fransız modaevi Chanel’in kreatif direktörlük pozisyonudur.
Oksijen Gazetesi’nde yer alan habere göre, Virginie Viard’ın ayrılmasıyla boşalan koltuk; moda dünyasının en çok konuşulan ve en çok arzulanan pozisyonlarından biri haline geldi. Peki, bu pozisyonu bu kadar özel ve büyüleyici kılan nedir?
YÜKLÜ BİR MİRAS MESELESİ
Moda gazetecisi Suzy Menkes’in “Modanın Everesti” olarak adlandırdığı bu pozisyonun değerini anlamak için Chanel’in farklı disiplinlere olan katkılarını anlamak gerekmektedir. Gabrielle “Coco” Chanel tarafından kurulan moda evi, bir kültür kurumu olarak da tanımlanabilir. Kadın modasını zarafet ve işlevsellik ilkeleriyle yeniden tanımlayan marka, sadece modayı değiştirmekle kalmadı; aynı zamanda kadınların kendileri hakkındaki düşünce biçimlerini de değiştirdi.
Chanel Haute Couture Sonbahar 2024 defilesinden
Coco Chanel, kadınların 1900’lerin başlarında sıklıkla giydiği korseler yerine nefes alabilen tekstillerin popülerleşmesine yardımcı oldu. Kum saati silueti gibi dönemin kadın bedeni üzerindeki baskıcı stereotipleri altüst ederek, bol kesimli boncuklu elbiselerini tanıtarak kadınlara daha fazla hareket özgürlüğü sağladı.
Bu anlayıştan ilham alarak, Chanel’in çağdaş topluma rehberlik etmesi ve yeni nesil tüketicilerle “ilerici” bir bakış açısıyla ilişki kurması bekleniyor. Yeni kreatif direktörün, zamansız cazibeyi çağdaşlıkla dengelemesi gerekmektedir. Özellikle Z jenerasyonu ile bağlantı kurması gerektiği düşünüldüğünde, bu daha da önemli hale gelmektedir. Çünkü bu jenerasyon, kapsayıcılığı, sürdürülebilirliği ve otantikliği önemsemektedir. Lüks markaların tarihsel olarak mücadele ettiği kavramlar arasında bunlar bulunmaktadır.
SÖYLENTİLER VE ADAYLAR
Tasarımcı Marc Jacobs’un dediği gibi, “Bir modaevi için en kötü şey, kendi gölgesinde sıkışıp kalmasıdır.” Benzer bir bakış açısıyla Chanel’in kreatif direktörü, markanın ikonik unsurlarını -tüvit, inci, kamelya- koruma ve markayı ileriye taşıma arasında ince bir denge kurmaktadır.
1971’de Chanel defilesi
Pozisyon için çeşitli isimler kulislerde konuşulmaktadır. Bunlardan ilki, minimalist yaklaşımı ve entelektüel tasarım diliyle moda dünyasında ikon haline gelmiş Phoebe Philo’dur. Philo’nun “sessiz lüks” anlayışının, Chanel’in DNA’sıyla uyumlu olduğu düşünülebilir. Ancak Philo’nun kendi markasını 2024’te piyasaya sürmesi, bu olasılığı zayıflatmaktadır.
Diğer bir güçlü aday ise Matthieu Blazy’dir. Zanaatkarlık ve yenilikçiliği mükemmel bir şekilde harmanlayabilen Blazy, Bottega Veneta’daki deri tasarımlarıyla zanaatkarlığa olan bağlılığını kanıtlamış ve ikonik mirası modern yorumlarla güncellemekte başarılı olmuştur. Chanel’in zarif ve sofistike estetiğiyle uyumlu bir yaratıcı dil geliştirebileceği düşünülebilir. Fakat Blazy ile Bottega Veneta’da harika bir estetik dönem yaşanmaktadır, bu nedenle moda tutkunları bu olasılığa biraz isteksizdir.
1917’de Chanel forma takım elbiselerinin çizimi
Valentino’nun eski kreatif direktörü Pierpaolo Piccioli de adı geçenler arasındadır. Valentino’da gösterdiği başarıya rağmen marka ile yollarını ayıran Piccioli’nin, Chanel gibi köklü bir markayı çağdaş bir arzu nesnesine dönüştürme yeteneği ve tüvit desen mirası gibi benzer dinamiklere sahip Chanel kimliğini yönetme becerisi vardır.
Moda sahnesinin “hayalperest” çocuğu Jonathan Anderson da Chanel kreatif direktörlüğü için adı geçenler arasındadır. İspanyol moda evi Loewe’yi lüks ligde geri sıralardan alıp, sanat ve modanın buluştuğu yeni bir üretim alanına dönüştüren Anderson’ın en büyük özelliği yaratıcılığı değil, genç tüketicilere hikaye anlatımıyla bağ kurarak onların “ilklerinde” yanlarında olmaya odaklanan bir satış stratejisi geliştirmesidir. Anderson’ın, Z jenerasyonu tarafından büyük beğeni toplaması nedeniyle Chanel’in henüz pek görüşmediği bu jenerasyonla ilişkisini güçlendirebileceği düşünülmektedir.
Coco Chanel
MONEY, MONEY, MONEY
Bu pozisyon yalnızca prestij sunmamakta, aynı zamanda büyük bir baskı getirmektedir. Chanel, kültürel bir simge olmasının yanı sıra 100 milyar dolarlık bir işletmedir. Fashion United’da yayımlanan bir makalede, lüks pazarında yüzde 10’a sahip olan markanın 2023 gelirinin 19.7 milyar doları bulduğu ve bunun yüzde 46’sının Asya’dan geldiği belirtilmektedir. Dünya çapında 36,500 çalışana sahip olan marka, lüks ekonomisinin önemli bir bileşenidir.
patronlardunyasi.com
